ULUS İÇİN KİMLER FENER OLMALIDIR

Cumhuriyeti kuranların okudukları iki "BAŞUCU" kitabı vardı. Kitabın biri "AKZAMBAKLAR ÜLKESİ FİNLANDİYA", ikincisi "ÜLKÜCÜ ÖĞRETMEN"di. Bu iki kitap köye tayin olan öğretmene hediye olarak verilirdi. Öğretim Müfettişliği teftişe başlamadan önce bu kitapların okunup okunmadığına bakarlar, Ülkücü Öğretmen'in, Snelman'ın kim olduğunu sorarlardı. Bu iki ulus ve kitap Kahramanı ülkelerini aydınlatan, cehaleti yenen, uluslarını dirilten kişilerdir. Ülkücü Öğretmen'e göre, Vatan Müdafaası için hayatını tehlikeye koyan insanlara KAHRAMAN denir. Bunu bilmek lazım.
Ülkücü Öğretmen bir HALK AYDINI'dır. Halkını, ulusunu uyandırmak, bilgilendirmek ve bilinçlendirmek için kendisini vazifeli görmüştür. Bütün zamanını halkın aydınlanmasına, eğitimine, bilgilenmesine ayırmıştır. Kendisini Ulusun ruhunda gizlenmiş yetenekleri keşfe, bulup çıkarmaya adamıştır. Zira halk derin bir cehalet bataklığındadır. Ona kurtuluş yolunu göstermek gerekir. Ancak halkın önüne düşecek öğretmen, bilim adamı, Halk Aydını yoktur. Ulus karanlıkta yol ararken bunlar nereye gitmişlerdir? Ülkücü Öğretmen halkı aydınlatmayanları, yalnız bırakanları suçlu gibi görmektedir. Sorar ve durumdan şikayetçi olur:
"Öğretmenler, okullarda halka doğru gidiş şeklini, hayatı iyi kullanış yollarını öğretmiyorlar. Ulusun ruhunda gizli kalmış kabiliyetleri uyandırmıyorlar. Milyonlarca halk kütlesinin dimağları, işlenmemiş milyonlarca hektar arazi gibi çorak bir halde bulunmaktadır. "İşte ben, diyor Ülkücü Öğretmen, ulusun ruhunda senelerden beri gizli kalmış büyük kabiliyetleri meydana çıkarmak için köylere gidiyorum."
Ülkücü Öğretmen halka Ayet gibi gitmez, halkın dimağını işledikten, ruhunu ateşledikten, ilerlemenin yolunu gösterdikten sonra büyük kütlenin kımıldayacağını düşünür ve ısrarla HALK EĞİTİMİ üzerinde durur. "Eğitimsiz kalmış bir ulusun gözleri kapalıdır" anlamında konuşmalar yaparak, Arizona Karıncaları gibi kendi hedefine doğru gitmeye çalışır. Ona göre HALK KÜTLESİ, ULUSUN TEMELİDİR. Eğer temel çürükse devlet binası dayanaksızdır. Milyonlarca halkın yüreği kin doludur. Halk eğitimsiz kalırsa sorun olur. Cehaletin harekete geçmesi ülkenin huzurunu kaçırır. Halkın dışında kalan okumuşlar bu gerçeği bilmelidirler.
ÜLKÜCÜ ÖĞRETMEN, halka gitmenin, halkı uyandırıp bilinçlendirmenin simgesidir. Her mesleğin okumuş insanı Ülkücü Öğretmen gibi halkını düşünmeli, ülkesini önüne koymalıdır. "HALKA AKIL İDMANI YAPTIRMALIDIR" Ülkücü Öğretmen halkı aydınlatırken bu anlamda konuşmalar yapar, okumuşları ısrarla HALK MESAİSİ'ne yani çalışmasına çağırır. Tabii Ülkücü Öğretmen toplumun, ulusun gerçeklerini, halkın ne durumda olduğunu iyi bilmektedir. Çünkü önce ulusunu tanımıştır. Ulus ne istemektedir, ne gibi beklentisi vardır?
"Halkı sağlam bir zemine oturtup yürütmek için elbetteki eğitim öncelikli gelir. Eğitim ve öğretmen insanı, toplumu şekillendiren bir eylemdir. Cumhuriyetin sahneye çıkardığı, devletin öğretmenin arkasında olduğunu açıkladığını söylediği dönem geride kalmıştır. Fakat yine de öğretmen ülkenin, ulusun en yararlı, en gerekli insanıdır.