YABANCILAR ARAZI VE BINA ALIMINA BÜYÜK ILGI GÖSTERIYOR

Türkiye'de yüksek enflasyondan beri arazi el degistirmektedir. O yillarda daglar taslar, ise yaramayan araziler ilgi görüyordu. Bu olay bankalarin içinin bosaltildigi yillara rastlamaktadir. Günümüzde ise olay daha baska türlü cereyan etmektedir. Yabancilar arazi ve daire satislarina büyük ilgi göstermektedirler. Özellikle Akdeniz ve Ege kiyi seridinde kalan turistik yerlerde gayrimenkullere talibin arttigi haber verilmektedir. Ancak olay yalniz turistik bölgelerle ilgili degildir. Bilhassa Trakya'da bir tahmine göre yüzbinlerce dönüm arazi el degistirmis bulunmaktadir. Geçenlerde gittigim Koyunbaba Köyü'nde bir vatandas arazi alanlarin genelde yabancilar oldugunu, yani köyün disindan insanlar oldugunu, araziyi görmeden tapuyu alip gittiklerini söyledi. Köylülere göre arazilere talip ilerde büyük çiftlikler meydana getirmek içindir. Arazi birlestirmelerinde küçük parçali arazilerin büyük rol oynayacagini belirtmektedirler. Buna benzer bir görüs ve bilgi söyleyen de Tasagil Köyü'nden Mustafa Kesin'den geldi.
Köylüler arazinin el degistirmesinin yoksullugun, geçim sikintisinin ve bankalara, tüccarlara borçlanmanin bir sonucu oldugunu söyleyerek, bu süreci endise ile karsiladiklarini, soruya yanit bulamadiklarini söylüyorlar. Bundan bir süre önce gezip gördügüm köylerde yanit arayan sorular bulundugunu yazdigimda bu olaya deginmek istemistim.
Türkiye'de anlasilmayan seyler oluyor. Yerli sirketler yabanci sirketlerle ortakliga giderken, uluslararasi büyük sermaye ülkemizde yatirimlarini artirirken, bu arada gayrimenkule ilginin yogunlasmasi dikkat çekici bulunmaktadir. Geçen yilin rakamlarina göre Türkiye'de 26 bine yakin uluslararasi sermayeli sirket faaliyet halinde bulunmaktadir. Bu sirketlerin içinde 21 bini beyni, kökü disarida olan sirketlerin subesi olarak çalismaktadir.
Türkiye'de dolar milyarder sayisi artarken elbette ki yerli ve yabanci sirket sayisi artacaktir. Türkiye küresel bir açilim içersindedir. Ancak bu açilimin sinirsiz ve ölçüsüz olmadigini göz ardi etmemek gerekir. Ithalatin arttigi, ihracatin ithalati karsilamadigi devlet borçlarinin, banka ve belediyelerin ve de yurttaslarin borçlarinin arttigi bir süreçte oldugumuzu unutmamak lazimdir. Yunanistan ekonomisinin bu yüzden ve bu nedenlere benzer nedenlerden dolayi battigi söylenip yazilmaktadir. Hatta kendisi ile bir röportaj yapilan Yunan asilli bir politikaci kadin Türkiye'nin Yunanistan'a benzememesi için çok dikkatli olmasi gerektigi uyarisinda bulunmustur. Türkiye'de halkin Kredi Karti ile yasadigini söylemistir. Türk ekonomisinin isindigini söyleyen sermaye çevreleri her halde hükümeti bir takim önlemler almaya zorlamis olacaklar ki hükümet önümüzdeki günlerde para musluklarini biraz daha kisacak, bir takim ürünlere zamlar yapacaktir. Bekleyelim görelim, Mevla neyler, neylerse güzel eyler. Ünlü politikaci Kamuran Inan bir iki yil önce kendimize gelmemiz, halkin uyanmasi için bir takim sok dalgalara ihtiyaç var demistir. Bu sok dalgalari beklemeyelim.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol