YAZAR VE SANATÇILARI TANITIM BİR GELENEK OLAMAZ MI?

Yazar ve sanatçılar hür düşünmek isteyen, buna ihtiyaç duyan insanlardır. Hür düşünecek ki yazıp çizsin, yaratabilsin, bilgi üretebilsin. Bendeniz yerel ve ulusal basında 67 yıldır yazan biriyim. Bu süreçte binlerce makale yazmış olmama rağmen bana doğrudan "Şöyle yaz, böyle yaz" diyen olmadı. Basın Serbestliği içinde yazdık. Kendimizce fikir ve düşünce, bilgi üretmeye, yurttaşları bilgilendirip bilinçlendirmeye çalıştık. Bu süreçte 35 bin makale, beş kitap yazmış bulunmaktayız. Şunu da söylemek ihtiyacını duyuyorum, hiçbir kitabımız eleştiri almadı, "Şu bilgi yanlıştır" diyen çıkmadı. Zaten demişizdir ki, "HER BİLGİ YENİ BİLGİYE AÇIKTIR". Ortaya yeni ve doğru bir bilgi çıkmış ise artık eski bilginin hükmü kalmamıştır. "Yazarlık hayatımızda ne yazıyorsun, nasıl yazıyorsam, niçin yazıyorsam" her sorunun yanıtı verilmiştir. Yaptıklarımızdan, yazdıklarımızdan dolayı “KEŞKELERİMİZ, PİŞMANLIKLARIMIZ, EĞERLERİMİZ” olmamıştır. Sonunda bilgimize, söyleyip yazdıklarımıza toplum itibar etmiştir. Bunun sonucu Anadolu Üniversitesi'nin 50. yıl dönümünde, Üniversitenin Açıköğretim Fakültesi'nin Kırklareli İl Temsilcisi Öğretim Görevlisi ve Kırklareli Kent Konseyi Başkanı Münür Saygın yazarlığımızın 62. yıl dönümünde bir program ve organizasyonla çalışmalarımız ve kitaplarımız hakkında kamuoyunu bilgilendirmiştir. Bu Tanıtım Programı'na Kırklareli Valisi Sayın Hüseyin Avni Coş destek vermiş, toplantıya gelerek yaptığı konuşma ile TANITIM GELENEĞİ'ni başlatmıştır. Aradan 5 yıl geçmiş, fakat bir daha bu tür bir Tanıtım Toplantısı yapılıp herhangi bir Yerel Yazar veya Sanatçı Kırklareli'nde tanıtılmamıştır.
Olduğu yerde bırakılan bu Tanıtım Geleneği 5 yıl sonra, son yazdığımız "KIRKLARELİ'Nİ GEÇMİŞTEN GELECEĞE TAŞIYANLAR" kitabımız vesilesiyle SAYIN VALİ MUSTAFA YAMAN tarafından tekrar başlatılmıştır. Sayın Vali Eğitim ve Kültür Müdürlüklerine verdiği talimat ile tanıtımın ayrı ayrı programlarla gerçekleştirilmesini istemiştir. Sayın Vali Mustafa Yaman bu programların uygulandığı toplantılarda bizzat hazır bulunmuştur. Valinin bu ilgisi gözden kaçmamıştır.
Bize göre Sayın Vali Mustafa Yaman Yerel Yazar ve Sanatçıların çalışmalarını, eserlerini tanıttırmak suretiyle Kırklareli'nin tarih ve kültür dokusunu öne çıkarmakla halkın bilgilenmesini istemiştir. Bu konuda Kırklareli'nde bir boşluk görmüş, Kırklareli'nin tarih ve kültür bütünlüğü, Türkiye'de eğitim üstünlüğü yönünden tanınmasının yolunu açmış, bu uğurdaki çalışanları yüreklendirmek, onure etmek, toplum tarafından tanınmalarını istemiştir. Başlayan bu geleneğin nasıl gelişeceğini bilmiyoruz. Çünkü Kırklareli'nin tarih ve kültürüne, bilgi düzeyine doğrudan ışık tutan, katkı sağlayan aydınlar, iş adamları vardır. Mesela Tarihi Yayla'nın Kültür Dokusunu kurtarmak için elini taşın altına sokan insanlar bulunmaktadır. Bu konuda Sayın Vali Mustafa Yaman'ın düşüncelerine ve bu olaya ilgi duyanların düşüncelerine yardımcı olmak gerekiyor.
Artık şu anlaşılmıştır ki Kırklareli köfte - ekmek ile kalkınıp tanınacak yer değildir. Üniversite ile şehirde dinamik bir toplum oluşmuştur. Bu toplumu yeni bulgularla, yeni araştırmalarla, yeni kültürel çalışmalarla yöre halkında bilgilendirmek zarureti vardır. Belediyenin de bu konuda bir çalışması olacaktır elbet. Kırklareli'nde her düşünen insanın aklında bir Kırklareli vardır. Bu ORTAK AKLIN KIRKLARELİSİ'ni tetikleyecek olan tarihi, kültürel, turistik değerler, doğal zenginlikler ve yetişmiş beyinlerdir. Vali Mustafa Yaman zamanında arttığı dikkati çeken kültür-sanat etkinliklerini Kırklareli'nin kalkınmasına katkı sağlayacak biçimde kanilize etmek gerekir. Tabii bu düşünceler tartışmaya açıktır.