Kirklareli sairlerinden Ali ERYILMAZ, internet sayfalarinda buldugu bazi bilgileri bana ulastirmayi hiç ihmal etmez. Åzimdi söz konusu edecegim bilgi de ondan gelmistir. Atatürk ile ilgili bu bilgiyi internete verenin ismi yoktur. Ancak anlatilanin dogru oldugunu tahmin ediyorum. Çünkü 1970'li yillarda Hürriyet Gazetesi Atatürk ile ilgili yeni bilgiler, yeni ani ve fikralar konusunda bir çalisma yapmis, bu çalisma dolayisiyle 30 bin yeni ani, fikra ve bilgi gün isigina çikmisti. Gazete bunlarin içinde en orijinal (özgün) olan 30'unu seçmis sahipleri ile birlikte gelen bilgi ve fikralari yazmisti. Bunlarin arasinda benim yazip gazeteye gönderdigim, "ATATÜRK'ÜN ÖZLEMINI ÇEKTIÄzI ÅzAYAK ELBISE" anisi da vardi ve anlattigim olay listenin 28. sirasinda yer almisti. Bu anlatilan olayin da öyle bir sey oldugunu düsünüyorum ve bilgiyi sizinle paylasmak istiyorum.
"Izmir kurtuldu. Herkeste çok tatli bir yorgunluk vardir. Mustafa Kemal Ankara'ya hareket edecektir. Trene binmis, kompartimanina çekilmistir. Ertesi gün yaveri kompartimanin kapisini çalar ve kapi açildiginda görür ki Mustafa Kemal yorgun ve bitkin, kravatini yikamaktadir. Yaveri, "Ya Pasam bu ne hal? Hiç uyumadiniz herhalde. Niye böylesiniz?" der. Mustafa Kemal, "Ya çocuk kompartimanima yastik ve battaniye koymayi unutmussunuz. Kolumu yastik yaptim, agirdi. Setremi yastik yaptim, üsüdüm. Uyumadim, kalktim." Yaveri duruma sasirir, "Aman Pasam, birimize haber verseydiniz hemen size bir yastikla battaniye getirirdik" der ve bir ülke kurtarmaktan dönen Baskomutan (Gazi Mustafa Kemal) tarihi bir yanit verir ve der ki:
"Geç fark ettim, hepiniz en az benim kadar yorgundunuz. Hiçbirinize kiyamadim."
Bu bilgiyi okuyunca rahmetli sair Behçet Kemal Çaglar'in bir siirinde geçen, "Biz uyuduk O, uyanikti." dizesi aklima geldi. Ankara'nin Dikmen sirtlarinda kar üstüne yatmis, memleketi düsünüyor.
Mustafa Kemal memleketçi idi. Halkini sevdigi ve hep önde tuttugu için de Halkçi idi. Vatani kurtardiktan sonra Izmir'den Ankara'ya dönüsünde HALKI KURTARMA'yi düsünüyordu. Zaten hep düsünceliydi. Çalismalarina gündüzler yetmiyordu. Geceleri de ekliyordu. Etrafina baktiginda yaninda kimse yoktu. Beraber yola çiktigi arkadaslari çoktan O'nu terk etmislerdi. Bu nedenle o zaman da, tarihte de TEK ADAM'di ve YALNIZ INSAN'di. Sevincini ulusu ile paylasirdi fakat acilar hep O'nda kalirdi. Acisini, hüznünü kimseler bilmezdi. Kisa ömrüne çok seyleri sigdirmaktan yorgundu. Fakat ülküleri ve idealleri ile gençti. Her kesim insana, "Siz yorulsaniz da beni takip edin" derdi. Ne yazik ki O'nu takip edemedik. Çok gerilerdeyiz. Vatanin gögünde Baykuslar uçmakta, kirinda, bayirinda, daginda ve ovasinda Çoban Atesleri yanmaktadir. Dag basini duman almis, yürüyelim arkadaslar" diyecek kimse yoktur.
Atatürk'ten anilarla yola çikarak sunu söylemek istiyorum. Yeni bir tarih yazmak için uyanmamiz gerekir. Bu daginikliktan kurtulmamiz lazimdir. Dünyada ne suyun ne de düsmanin uyudugu vardir. Bu nedenle ülkeyi bir takim kisir çekismelerden kurtarip çikarmamiz kaçinilmaz olmustur. Daha akilci, daha gerçekçi politikalarla hedefe varmamiz sarttir. AB'ye gireceksek halki AB'ye hazirlamaliyiz. Atatürk'ün ve Atatürkçü Düsünce'nin hedeflerini kaybedemeyiz. Aksi takdirde bu, Türkiye'nin yolundan tümden sapmasi olur ki buna zaten izin verilmez.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol