Küçük bir ülkenin masa başında büyümesinin tek örneği Yunanlılardır. Her girdikleri savaşı kaybetmişler, fakat her kaybettikleri savaş sonunda kazanmışlar, ülkelerini büyütmüşlerdir. Bunun hikmetini ben hala çözmüş değilim. Müzakere kabiliyetleri mi, bir başka özellikleri mi var bilemiyorum ama tarih onların barış görüşmelerinde toprak kazanarak büyüdüklerini yazar.
1920'de Türkiye'ye saldırdıkları zaman Trakya'yı işgal etmişler, Anadolu'nun içerlerine dek ilerlemişlerdi. Hedefleri Anadolu'da Ankara'ya kadar gitmek, Trakya ve İstanbul'u işgal etmekti. Ancak bu durum Yunanlıları Anadolu'ya saldırtan İngiltere'yi rahatsız etmiş, İstanbul'u işgal etmesine izin verilmemiştir. Bu engelleme Yunanlıların fena halde morallerini bozmuş, hayallerini yıkmış, ümitlerini söndürmüştü. Bunun üzerine Yunan basını karşı taarruza geçerek, yeni öneriler ileri sürüyor, strateji değişikliğini İngilizlere anlatmaya çalışıyordu.
Yunanlılar, Trakya karşılığı Anadolu'dan çekilebileceklerini ileri sürüyorlardı. Mustafa Kemal Paşa ise Yunanlılar'ı hem Anadolu'dan hem de Trakya'dan atmayı hedeflemişti. Savaş bu hesaplar, bu ihtimaller ve bu istekler üzerine odaklıydı. Türkiye'nin Yunanlılar ile savaşı özgürlük ve bağımsızlık savaşı iken, Yunanlıların Türklerle savaşı ise MEGOLE İDEA (BÜYÜK YUNANİSTAN) yaratmak savaşı, bir başka anlamda TOPRAK SAVAŞI idi.
Herkesin bildiği gibi savaş Anadolu'da İnönü Muharebeleri ile başladı, Sakarya Meydan Muharebesi ile devam etti. Büyük Taaruz ile 9 Eylül 1922 de İzmir'de son buldu. Yunanlılar yenilmişlerdi. Mudanya Ateşkes Anlaşması teklifini Mustafa Kemal'e iletmişlerdi. O sıra Mustafa Kemal, Türk ordusunun yüzünü Trakya'ya doğru çevirmiş, birlikleri Marmara Denizi'nin Anadolu kıyısında bekletiyordu. İsmet Paşa, Ankara Hükümeti temsilcisi olarak müzakerelere katılıyordu ve şartımız Yunanlılar'ın Trakya'dan kayıtsız şartsız çekilmeleri idi. Özgürlük ve bağımsızlık savaşımızın baş nedeni buydu ve bu baştan söylenmişti. Netekim Mudanya Ateşkes Masası'nın üstüne bu teklif konmuştu. Ya Trakya'yı savaşmadan, aldıkları gibi teslim edeceklerdi ya da Türkiye, Trakya için savaşacaktı. İngiliz, Fransız ve İtalyan delegeleri Yunanlılar adına bu teklifi kabul etmek zorunda kalmışlardı. Mudanya Görüşmeleri'nde Türkiye'nin ikinci teklifi Yunanlıların bir ay içerisinde Trakya'dan çekilmeleri olmuştur. Yunanlılar bunu da kabul etmişler, Trakya'nın tahliyesi (boşaltılması) bir takvime bağlanmıştı. Yunanlıların, Yunanistan'ı Türkiye Trakyası'na (İstanbul'a) doğru büyütme hayalleri sönmüş, ''KÜÇÜK ASYA HEZİMETİ (MAĞLUBİYETİ) ile Anadolu ve Trakya işgalleri sona ermiştir.
Ancak, Yunanlılar ile toprak ve sınır sorunlarımız Lozan Anlaşması'na rağmen sona ermiş değildir. Yunanlılarla denizde Kıta Sahanlığı, havada Fır Hattı, adaların silahsızlandırılması, Kıbrıs gibi sorunlar vardır ve bunların çözümü zamana bırakılmıştır. Diplomatik ifade ile sorunlar buzdolabına konmuşlardır. Ancak sorunları çözümsüz geri bırakmak daha büyük sorunlar yaratmak demektir. Bu da böyle biline…
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol