KENT YÖNETICILERI IÇIN GEREKLI BIR KITAP

Dünya artik bilginin gücünü iyice anlamis, kullanilir bilgiye ulasmak için de bütün bariyerleri yikmis bulunmaktadir. Herkes her seyi Internet Sayfalarinda bulmaktadir. Ama bilgi ve bilginin tamami hâlâ kitabin içindedir. Birçok kimseler kitabin gelecegini tartismaktadir fakat ben, bu tartismanin içinde yokum. Çünkü, kitabin ve kitap içindeki bilginin hâlâ En Güçlü ara araçlar oldugunu düsünmekteyim. Netekim elimin altinda "KENT SOSYOLOJISI ÇALIÅzMALARI" adli bir kitap bulunmaktadir. Birkaç sosyal bilimci (Toplum bilimci) bir araya gelmisler, bu kitabi yazmislar. Kitap 2010 yilinda çikmis. Benim gibi tasrada yasayan kitap okurlari yeni kitaplari ancak gecikmeli olarak böyle elde edebilmektedirler.
"KENT SOSYOLOJISI" ya da KENT TOPLUM BILIMI yeni bir bilgi degildir. Kentlerin kurulmasinda, gelistirilmesinde, yönetiminde insanlar bu bilgiyi kullanmislardir. Ancak Kentler gibi Kent Bilgisi de degisip gelisen, yeni görüs ve yorumlari getiren, ufuklar açan bir bilgidir. Bugün itibariyle bu bilgi öncelikle Kent Yöneticileri'ne gerekli görülmektedir.
Kitabin içerigine göre su konulara iliskin bilgiler bulunmaktadir:
"Kentlerin tarihsel gelisimi, Kent Kuramlari, Küresel Dünya Kenti, Türkiye Åzehir Çalismalari Alanindaki Kavramlar, Kent Sosyolojisinde Degisen Kavrayislar ve Türkiye'nin Kentlesme Deneyimi, Kent ve Gecekondu, Kentsel Yenilemenin Unutulan Ögesi Toplumsal Yenilenme, Türkiye'de Depreme Karsi Kirilganlik Açisindan Kentsel Yoksulluk ve Kamu Politikalari, Kentsel Konumu: Kim Için, Neden, Nasil?, Kültürel Kimliklerin Kentsel Gerilim Odagina Dönüsmesinde Toplumsal Süreçler ve Türk Romaninda Kent Algisi."
Bu konular kitapta birer toplumbilimce tarafindan islenip yazilmis. Böylece degisik açilardan Kent Sosyolojisi islenmis.
Türkiye'de Sosyoloji Bilgisi ne üst ne alt tabakalarda yoktur. Zaten Sosyoloji Biliminin bizdeki geçmisi yüzyili bulmus degildir. Ziya Gökalp ve çagdaslarindan birkaç toplumbilimci bu konuya el atmis, ancak Cumhuriyet döneminde bu bilgi ciddi biçimde ele alinmistir. Liselere, üniversitelere ders olarak konulmustur. Biz Köy Enstitüsünde Sosyoloji okumustuk. Åzimdi bu ders bagimsiz olarak veriliyor mu, bilmiyorum. Sosyal Bilgiler belki sosyolojinin yerine konmustur. Bu konuda bir sey diyemeyecegim. Bizim ögrenciligimizde Mantik, Felsefe, Sosyoloji temel ders kitaplari idi.
Kentler gelistikçe, degisip büyüdükçe kent sorunlari da büyümekte, karmasik hale gelmektedir. Bu nedenle yerel kent yöneticileri kentlerini iyilestirmekte. Dizayn etmekte, disipline etmekte, kisaca sorunlari çözümlemekte zorlanmaktadirlar. Kentlerin yatay ya da dikey büyümesi, kent topraklarinin faydaci esasa göre kullanilmasi, köylerden gelenlerin kent yasamina uyumlari, çöplerin toplanmasi ve sehrin temizligi basli basina sorun yumagi olusturmaktadir. Bu nedenle kent yönetimine talip olanlarin hiç degilse bir kentin ne oldugu, ne olmadigi konusunda önbilgilere sahip olmasi sarttir. Unutmayalim ki kentler de canli birer organizmadir. Onlarin da gece ve gündüzleri, onlarin da büyüme, degisme süreçleri vardir. Kisaca dünyada her is ve her hizmet bir bilgiye dayanir. Bilgi kullananlar, kullanmasi gerekenler için gereklidir.                                                               


Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol