(devam)

Kisi hak ve özgürlüklerine en üstün degeri veren, kisi ve toplum iliskilerinin özünde bu üstün degerin önemine isaret eden, dolayisiyla toplumumuzda en üstün degere sahip olmasi gerekenin Türk kadini olduguna inanan, toplumumuzda kadinin yerinin yüksek ve serefli olduguna dikkati çeken Atatürk, "Suna inanmak lâzimdir ki, dünya yüzünde gördügümüz her sey kadinin eseridir. Türkiye Cumhuriyetinde kadin, bütün Türk tarihinde oldugu gibi bugün de en saygin yerde, her seyin üstünde yüksek ve serefli bir varliktir. Kadinlarimizin her millette oldugu gibi bizim milletimiz için de ne kadar yüksek önemi oldugunu söylemeye lüzum yoktur. Daha esenlikle, daha dürüst olarak yürüyecegimiz yol vardir. Bu yol, büyük Türk kadinini çalismamiza ortak yapmak, hayatimizi onunla birlikte yürütmek, Türk kadinini ilmî, ahlâkî, sosyal, ekonomik hayatta erkegin ortagi, arkadasi, yardimcisi ve destekleyicisi yapmak yoludur. Dünyada hiçbir ulusun kadini, ben Anadolu kadinindan daha fazla çalistim, ulusumu 'kurtulusa ve zafere götürmekte Anadolu kadini kadar gayret gösterdim diyemez" dedigi için SUÇLUDUR!...
Gençlige hitabinda, Türk gençligine nelere dikkat etmesi ve gerektigi zaman nasil davranmasi icab edecegine önemle, isaret ettigi, Türk gençligini; ahlâkli, kültürlü, memleket sorunlari ile ilgili, ulusal karakteri temsil eden, çaliskan ve vatansever bir gençlik olarak gördügü için ve "Ulusun bagrindan temiz bir nesil yetisiyor. Bu eseri ona birakacagim ve gözüm arkamda kalmayacaktir. Türk çocugu, çok zekisin, bu belli; fakat, zekani unut, daima çaliskan ol. Denilebilir ki, hiçbir seye muhtaç degiliz. Yalniz tek bir seye çok ihtiyacimiz vardir Çaliskan olmak" dedigi için, ayrica gençlerden istegi olan "Almakta oldugunuz terbiye ve irfan ile insanlik meziyetinin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kiymetli sembolü olacaksiniz. Siz, genç arkadaslar, yorulmadan beni takibe söz vermissiniz. Iste ben, özellikle bu sözden çok duygulandim, Yorulmadan beni takip edeceginizi söylüyorsunuz. Fakat arkadaslar, yorulmadan ne demek? Yorulmamak olur mu? Elbette yorulacaksiniz. Benim sizde istedigim sey, yorulmamak degil, yoruldugunuz zaman dahi durmadan yürümek, yoruldugunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir. Yorgunluk, her insan, her canli için dogal bir durumdur. Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlâtlari, yorulsaniz dahi beni takip edeceksiniz. Dinlenmemek üzere yürümege karar verenler asla ve asla yorulmazlar. Türk gençligi gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir." diyerek yürüyecekleri ve izleyecekleri yolu gösterdigi için ATATÜRK SUÇLUDUR!...
Dini lüzumlu bir müessese olarak gören, dinsiz milletlerin devamina imkân olmayacagini, dinin kul ile Allah arasindaki bir baglilik olduguna özellikle isaret ettigi için ve "Bizim dinimiz için herkesin elinde bir deger ölçüsü vardir. Bu deger ölçüsü ile herhangi bir seyin bu dine uygun olup olmadigini kolayca takdir edebilirsiniz. Hangi sey ki akla, mantiga, halkin menfaatine uygundur, biliniz ki, o bizim dinimize de uygundur. Bir sey akil ve mantiga, milletin menfaatine, Islâm'in menfaatine uygunsa bize sormayin. O sey dinidir. Eger bizim dinimiz aklin, mantigin uydugu bir din olmasaydi mükemmel olmazdi, son din olmazdi. Türkiye Cumhuriyeti'nde her yetiskin, dinini seçmekte hür oldugu gibi, belirli dinin merasimi de serbesttir. Yani, ibadet hürriyeti vardir. Tabiatiyla ibadetler, güvenlik ve genel adaba aykiri olamaz, siyasi gösteri seklinde de yapilamaz. Insanlara feyz ruhu vermis olan dinimiz, son dindir. En mükemmel dindir. Çünkü dinimiz akla, mantiga, gerçege uymamis olsaydi, bununla diger ilahi tabiat kanunlari arasinda çeliski olmasi gerekirdi. Milletimiz din ve dil gibi kuvvetli iki fazilete sahiptir. Bu faziletleri hiçbir kuvvet, milletimizin kalp ve vicdanindan çekip alamamistir ve alamaz." dedigi için ATATÜRK SUÇLUDUR! Devam edecek
mustafaermis@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol